Günlerdir alttan alta kaynayan Çin'de bir apartmandan yükselen alevlerin tüm ülkeyi sarsan bir fırtınaya dönüşeceğini kimse tahmin etmiyordu. Yangının çıktığı yer, yıllardır toplama kamplarıyla gündemden düşmeyen Sincan Urumçi'ydi. Urumçi'deki bir apartman bloğunda akşam saatlerinde başlayan yangın, kısa sürede binayı sardı. İtfaiye ekipleri alevleri söndürmek için binaya geç geldi.
Yeryüzünün en kalabalık ülkesi Çin, 31 Aralık 2019 tarihinde dünyaya koronavirüs salgınını ilan etti. Diğer ülkeler salgınla kırılırken Çin günlük 100'lerle ifade edilen vaka sayıları bildiriyordu. ABD'den Brezilya'ya, Hindistan'dan İngiltere'ye her gün binlerce insan Covid-19 salgını nedeniyle hayatını kaybetti.
Pandeminin ilk yılı dolarken aşılara ilk onaylar verildi, 2021 yılında ise dünya çapında bir aşı kampanyası yürütüldü. Her kıtaya yayılan salgın yavaş yavaş biterken, bir ülke parantez dışında kalıyordu: Çin.

Kasım ayı ortasında Çin'den ilk gösteri haberleri geldi. Güneydeki Guangzhou kentinde çok sayıda kişi karantinaya karşı sokağa çıktı. Sosyal medyada paylaşılan videolarda kalabalığın bir polis arabasını devirdiği ve bariyerleri yıktığı görüldü.
Kötü ekonomik göstergeler, Sıfır Covid Politikası üzerindeki baskıyı artırdı. Evlerinden çıkmalarına izin verilmeyen işçiler, çalışamadıkları için para alamadıklarını, gıda sıkıntısı yaşadıklarını ve artan fiyatlarla baş edemediklerini söylüyordu.
Üstüne, PCR testi yapan şirketlerin daha fazla para kazanmak için test sonuçlarını yanlış vererek enfeksiyon sayılarını yüksek gösterdiği söylentileri yayılınca kalabalıklar sokaklara döküldü.
BOŞ BEYAZ PANKARTLAR
Gösteriler gün gün diğer şehirlere de sıçradı, en sonunda Şangay ve başkent Pekin'de bir öfke patlaması görüldü. Çin'in başkentinde protestolar gece yarısına kadar sürdü, kalabalıklar şehrin ana çevre yolunda toplandı.
Pekin'in prestijli üniversitesi Tsinghua'daki öğrenciler, bir kelime oyunu yaparak Friedmann (free man) posteri açtı. İzafiyet teorisi üstüne çalışmalarıyla tanınan Rus fizikçi ve matematikçi Friedmann, böylece Pekin'deki gösterilerin sembolleri arasına girdi.
Agence France-Presse (AFP) haber ajansı, Şangay şehrinde bu sabah iki protestocunun daha gözaltına alındığını bildiriyor. Şangay'da Pazartesi gün ağardığında yolların mavi bariyerlerle ayrıldığı görüldü. AFP, bariyerlerin protestoların önünü kesmek için bir gecede dikildiğini aktarıyor.
Pekin'den bildiren BBC muhabiri Stephen McDonell, "Muhalif eylemler Çin’de çok da sıra dışı değil. Geçmiş yıllarda, birden, yerel düzeydeki öfke patlamalarını, hava kirliliğinden, yasadışı kamulaştırmalara ya da bir toplum üyesine polisin kötü muamelede bulunmasına birçok mesele tetiklemişti. Ama bu kez farklı" diyor:
"Bu kez Çin halkının aklında tek bir sorun var, artık giderek bundan bıkmış haldeler. Hükümetin sıfır covid politikasına genel bir başkaldırı var. Sosyal mesafenin korunması için tasarlanan bariyerler yıkılıyordu ve şimdi ülke genelinde kentlerde ve üniversite kampüslerinde büyük eylemler yapılıyor. Şangay’da kalabalıkların ülkenin lideri Şi Jinping’in istifasını talep eden sloganlarını duymanın ne kadar şoke edici olduğunu açıklamak zor. Burada, Komünist Parti Genel Sekreterini açıkça eleştirmek çok tehlikeli. Hapse atılma riskini alıyorsunuz. Ancak yine de Şangay’da Sincan’da 10 kişinin öldüğü ve Covid kısıtlamalarının söndürme çabalarını baltaladığı ileri sürülen yangının çıktığı kentin adını taşıyan sokakta (Wulumigu Lu) toplandılar. Bir eylemci 'Şi Jinping' diyor. Yüzlercesi 'İstifa et' diye bağırıyor. Tekrar tekrar: 'Şi Jinping! İstifa et', 'Şi Jinping! İstifa et!' Aynı zamanda 'Komünist Parti! İktidarı bırak! Komünist Parti! İktidarı bırak!' sloganları da duyuluyor. İktidarda kalmaktan daha büyük önceliği olmayan bir siyasi organizasyon için bu meydan okumaların en büyüğü. Hükümet, sıfır Covid politikasına karşı büyüyen hoşnutsuzluğu çok büyük ölçüde hafife almış gibi görünüyor. Politika Devlet Başkanı Şi ile özdeşleşti ve geçtiğimiz günlerde bu tutumdan taviz verilmeyeceğini söyledi. Dahası, Parti’nin kendi kendini sıkıştırdığı köşeden kolay bir çıkış yolu yok."
ALAY EDEN SLOGANLAR
Dahası, bazı protestolarda göstericiler polisle alay etti. Pekin'de polis 'Daha fazla karantina yok' sloganının bırakılmasını istedi, göstericiler ise 'Daha fazla karantina istiyoruz' ve 'Koronavirüs testi istiyoruz' diye bağırdı.

Johns Hopkins Üniversitesi'nden Prof. Ho-fung Ho ise, ortaya çıkan tabloyu Çin lideri Şi için 'vahim bir vaziyet' olarak tanımlıyor. Krizin nasıl çözüleceğinin gelecek yıllarda Çin'in hem ekonomisini hem de siyasetini etkileyeceğini belirten Prof. Ho'ya göre, Şi Jinping'in otokratik yönetimi ilk ciddi sınavından geçiyor.
Çin resmi medyasında ise derin bir sessizlik göze çarpıyor. Komünist Parti'nin yayın organlarında protestoların bahsi geçmezken, İngilizce yayımlanan Global Times Batı medyasını Çin'deki karantina memnuniyetsizliğini kışkırtmakla suçlayan bir makaleye yer verdi.
Benzer Haberler
Dünyaca ünlü futbolcuyu tanımayıp fotoğraf çektirdiler
Türkan Şoray, 52 sene sonra Meryem Ana Kilisesi'ni ziyaret etti
Borsa İstanbul operasyonu: 15 kişi hakkında gözaltı kararı
Altın için çöküş senaryosu konuşulmaya başlandı
Maliye düğmeye bastı! Hem kiracı hem de ev sahiplerine milyonluk
Trump: Ödeme yapmayan NATO ülkelerini savunmayacağım
Türkiye Suriye'de askeri üs kuruyor
İran'ın Trump'a mesajı çok net: ABD'nin yapacağı en büyük hata olur