'Önceliğimiz Türkiye olur!' Rusya-Ukrayna savaşı devam ederken dünyaya net mesaj

Azerbaycan Cumhuriyeti Millî Meclisi Milletvekili ve akademisyen Prof. Dr. Anar İsgenderov, Karabağ’daki son gelişmeler başta olmak üzere Rusya-Ukrayna savaşı, Avrupa’nın Rusya yaptırımları ve doğal gaz krizi gibi kritik konularda özel açıklamalarda bulundu.

Azerbaycan'ın 44 gün süren çarpışmalar sonucunda 30 yıllık Ermenistan işgaline son verdiği Karabağ Savaşı'nın üzerinden neredeyse 2 yıl geçti. Karabağ’da imar çalışmaları devam ederken, Azerbaycan’ın savaş boyunca yaşadıklarının dünyaya anlatılması konusundaki çabalar da devam ediyor. Bu amaçla Azerbaycan Cumhuriyeti Millî Meclisi milletvekili ve akademisyen Prof. Dr. Anar İsgenderov, "2. Karabağ Savaşı'nda Oluşturulan Bilgi Kirliliği ve Azerbaycan’a Uygulanan Baskılar Çalıştayı” programında önemli açıklamalarda bulundu.

Bahçeşehir Üniversitesi Uluslararası Liderlik Uygulama ve Araştırma Merkezi (ULMER), Hükümet ve Liderlik Okulu (HLO) ve Azerbaycan Türkiye Üniversiteleri Mezunları Birliği (TUMİB) ortak organizasyonu ile gerçekleşen programda söz alan Prof. Dr. Anar İsgenderov, İkinci Karabağ savaşında yaşananları ve Karabağ’ın tarihsel sürecini anlattı. İsgenderov, Ukrayna-Rusya savaşı, AB’nin enerji konusunda alternatif arayışları ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Azerbaycan tarafından tanınması konusunda da görüşlerini paylaştı.

'ÖNCELİĞİMİZ TÜRKİYE OLUR'

Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın acı verici bir durum olduğunu belirten Prof. Dr. İsgenderov, "Binlerce insanın öldüğü, okulların yok olduğu, ailelerin dağıldığı bir olaydan bahsediyoruz. Biz Azerbaycan olarak savaş nedir Karabağ’da yaşadığımız 30 yıllık acı tecrübe ile öğrendik, hem de bunu Batı ülkelerinin haksız ve adaletsiz tavırlarıyla birlikte yaşadık. Gerek Azerbaycan gerekse Türkiye şu an bu savaşın durması için yoğun çaba sarf ediyor. Bu savaş iki kardeş ülke arasında yaşanıyor. Bir an önce durması herkes için en sağlıklısı" dedi.

'ERMENİLERİN KARABAĞ'DA YÜZLERCE YILLIK GEÇMİŞİ YOK'

Karabağ’ın tarihsel olarak Azerbaycan toprağı olduğunun altını çzien Prof. Dr. Anar İsgenderov, “Bölgenin tarihini incelediğiniz zaman Ermenilere ait bir geçmişe denk gelemezsiniz. Karabağ’daki yerleşimlerin eski isimlerinde de buna denk gelemezsiniz. Ermenilerin Karabağ’da yüzlerce yıllık bir geçmişi yok, bunu onlar da biliyor” dedi ve bölgenin tarihsel olarak da Azerbaycan’a ait olduğunu belirtti.

Ukrayna’da savaşın başlamasıyla birlikte Karabağ’da 'Barış Gücü' adı altında görev yapan Rus ordusuna ait unsurların bir kısmının bölgeden ayrıldığı iddiaları sorulduğunda ise İsgenderov, “Karabağ’da bulunan Rus Barış Gücü'nün bir kısmı ilk önce Ermenistan’a geçti. Oradan Ukrayna’ya gittikleri belirtiliyor. Rus Barış Gücü'nün bu bölgede duracağı süre anlaşmalarda 5 yıl olarak belirlendi. 5 yıl sona erdikten sonra durmaya devam edeceklerini inanmıyorum. Ayrıca Türkiye ve Rusya bu konuda iş birliği yapıyor. Yani görev süresi sona erdiğinde Rus ordusu bu bölgelerden çıkacaktır" dedi.

Azerbaycan’ın Karabağ’da yaşayan Ermeniler ile bir problemi olmadığını dile getiren Prof. Dr. Anar İsgenderov, “Azerbaycan devletinin kanunlarına saygı duyan ve o kanunlar çerçevesinde yaşamayı kabul eden herkes sınırlarımız içinde yaşayabilir. Bunu kabul etmeyenler ise Azerbaycan’dan ayrılmak konusunda özgürler” şeklinde konuştu.

'BU KORİDORA EN ÇOK İHTİYACI OLAN ERMENİSTAN'

Zengezur Koridoru'nun bütün bölge için iyi sonuçları olacağını vurgulayan İsgenderov, “Aslında bu koridora en çok ihtiyacı olan ülke Ermenistan’ın kendisi ama Türkiye ve Azerbaycan arasında kara bağlantısı sağlanmış olacağı için bu işe sıcak bakmıyor. Ancak Ermenistan ekonomisinin durumu düşünüldüğünde bu koridorun açılmasına eninde sonunda razı olacaklar. Azerbaycan’ın bu konuda en büyük arzusu Nahçıvan ve Türkiye ile kara yolu bağlantısını kurmak. Ermenistan’ın ise ekonomik açıdan bu koridora ihtiyacı var. Bu koridora engel olunursa kaybeden yine Ermenistan olacak" yorumunda bulundu.

Avrupa’nın yaşayacağı olası bir doğal gaz krizinde Azerbaycan’ın elindeki imkanlar dahilinde bu ihtiyacı gidermeye çalışacağını söyleyen Anar İsgenderov, özellikle Fransa’nın Ermenistan ile güçlü ilişkileri olduğunu ve olası bir gaz krizinin bu durumu değiştirmeyeceğini vurguladı. İsgenderov, “Karabağ savaşında neredeyse bütün Batı ülkeleri Azerbaycan’a karşı adaletsiz bir tavır almış olsa da Fransa’nın yeri çok ayrı. Karabağ’da bağımsız bir devlet kurulmasını isteyecek kadar ileri gittiler. Çünkü Fransa’da önemli bir Ermeni nüfusu var. Önümüzdeki süreçte Fransa’da başkanlık seçimleri yapılacak. Yani her iki taraf da Ermeni nüfustan oy almak için çalışacaktır. Bu durumda Azerbaycan’a bakış açısının değişeceğini söylemek zor. Hatta mevcut durum daha da ağır hale gelebilir. Artık güçlü bir Azerbaycan var ve onun arkasında da güçlü bir Türkiye var. Fransa bu şartlarda bize ne yapabilir?" vurgusunu yaptı.
'KIBRIS İLE GÖRÜŞMELER SÜRÜYOR'

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Azerbaycan arasında heyetler arası görüşmeler olduğunu ifade eden Prof. Dr. Anar İsgenderov, “Daha önce benim de dahil olduğum bir heyet Kıbrıs’a gitti ve orada Cumhurbaşkanı dahil olmak üzere bir dizi görüşmeler yaptı. Aynı şekilde Antalya diplomasi forumunda da heyetler arasında görüşmeler devam etti. Önümüzdeki süreçte Kıbrıs Cumhurbaşkanı'nı Azerbaycan’da ağırlamak üzerine çalışmalar yapılıyor ve umarım bu kısa sürede sonuca ulaşacak. Kıbrıs’ın öneminin farkındayız. Biz Türkiye ile kardeş ülkeyiz. Kıbrıs ise Türkiye’nin yavru vatanı” diyerek sözlerini noktaladı.