A WORLD PRESS

Ulaştırma yetkilileri, D, N ve R hatlarındaki tren seferlerinin soruşturma nedeniyle bir sonraki açıklamaya kadar durdurulduğunu söyledi. Kentin metrosunu işleten Büyükşehir Ulaşım Otoritesi, henüz daha fazla bilgiye ulaşılamadığını bildirdi. New York İtfaiyesi sözcüsü, Sunset Park'taki tren istasyonunda duman şikayeti üzerine olay yerine giden itfaiye personelinin çok sayıda kişinin vurulduğunu tespit ettiğini söyledi. CNN International, olayda 13 kişinin yaralandığını ve en az beşinin vurulduğunu aktardı. New York Times'ın itfaiye departmanına dayandırdığı haberine göre olay yerinde aktif hale getirilmemiş patlayıcılar bulundu. New York Polis Departmanı'ndan (NYPD) yapılan açıklamada da aktif halde bulunan bir patlayıcı cihaza rastlanmadığı kaydedildi. "Lütfen bölgeden uzak durun" denilen açıklamada, tanıklar bilgi vermeleri için polis ihbar hattına başvurmaya çağırıldı.

Beyaz Saray basın sekreteri Jen Psaki, Başkan Joe Biden'ın New York metrosu saldırısıyla ilgili son gelişmeler hakkında bilgilendirildiğini söyledi. Psaki, Beyaz Saray üst düzey personelinin New York Belediye Başkanı Eric Adams ve Polis Komiseri Keechant Sewell ile temas halinde olduğunu da sözlerine ekledi. Adalet Bakanlığı sözcüsüne göre, Başsavcı Merrick Garland bir ön brifing aldı ve Brooklyn'deki durumu izliyor. Bakanlık sözcüsü, İç Güvenlik Bakanı Alejandro Mayorkas'ın da bilgilendirildiğini belirtti.

ÇEVRE OKULLAR 'SIĞINAK' DÜZENİNE GEÇTİ

Bir Eğitim Bakanlığı sözcüsü, Brooklyn yakınlarındaki tüm okulların "sığınak" düzenine geçildiğini, yani kimsenin binadan çıkmasına izin verilmediğini ve yalnızca öğrencilerin içeri girmesine izin verildiğini açıkladı. Sözcü, kaç okul olduğunu veya alanın ne kadar geniş olduğunu açıklamadı.

SİS BOMBASI ŞÜPHESİ

New York valisi Kathy Hochul, kendisine durum hakkında bilgi verildiğini söyledi ve "İlk yardım ekipleri olay yerinde. Soruşturma devam ederken güncellemeleri öğrenmek için polis departmanı için polis departmanı ile birlikte çalışacağız" diye tweet attı. ABC News, polisin bir duman cihazının patlatılıp patlatılmadığını araştırdığını ve şüpheliyi aradığını bildirdi. NBC'nin emniyet yetkililerine ve üst düzey kolluk kuvvetlerine dayandırdığı haberine göre, gaz maskesi ve turuncu inşaat yeleği giyen bir adam, yoğun saatlerde kalabalığın dikkatini dağıtmak için platforma bir sis bombası atmış olabilir. Saldırı, ABD Başkanı Joe Biden'ın yeni silah kontrol tedbirlerini duyurmasından bir gün sonra geldi. Tedbirler, evde monte edilebilen ve izi sürülmesi zor olan "hayalet silahlar" üzerindeki kısıtlamaları artırıyor. 

Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, saldırıyla ilgili CNN Türk canlı yayınında yaptığı açıklamada 'bunun terör saldırısı olduğu kesin' diyerek şu ifadelere yer verdi: "Burada en önemli olan şey silahlı saldırganın bunu hangi niyetle, maksatla gerçekleştirmiş olduğu ve bağlantısı. Bunlar son derece önemli çünkü dünya çok kritik bir eşikte. Bir doğrusallık mı var işin içerisinde yoksa daha önce çok sık karşılaştığımız asimetriyle mi karşı karşıyayız. Gerçekten her haliyle son derece kritik bir eylem bu."

Olayın birden çok sebebi olabileceğini kaydeden Ağar, şu noktaların altını çizdi: "Bir şekilde düşünceleri yönlendirmeye ve yönetmeye çalışan, buna soyunan manipülatif bir eylem olabilir. Öte yandan dünyada bu oluşa çıkan, ötekileşen bir toplumun ferdi de yapmış olabilir. Bir takım ırkçı eylemlerin, profillerin yükseldiğini görüyoruz. Fransa'da Le Pen gibi bir figür iktidara oynayabilecek bir performans ortaya koyabiliyor. Putin'in siyasetini bir Rus milliyetçiliği üzerine inşa etmeye çalıştığını görüyoruz. Bu açılardan bakıldığı zaman bir savaşın yaşanmış olduğu bir dönemde bir evrede, ABD'nin tam kalbinde böylesine bir eylem ABD merkezi aklını da etkilemeyi amaçlamış olabilir.  Açıkçası tehlikeli bir eşikte birilerinin bir düğümü vurduğunu görüyoruz."

"Şu an bir savaş var. Taraflar birbirlerine tehditler savurdular. Yani diyorlar ki, 'Mütekabil eylemler yapabiliriz.' Örneğin; Rusya, 'Benim karşı karşıya kaldığım bu fiili durumdan sorumlu olan ülke. Bir şekilde Ukrayna'ya silah gönderen ülkeleri kendi alanlarında cezalandıracağız' gibi son derece iddialı açıklamalar yaptı. Bir diğer taraftan Biden, 'Kimyasal saldırı olursa bunun karşılığını veririz' gibi cümleler kurdu. Bunlar son derece önemli restleşmelerdi."